Her yıl aynı telaşla eski yılı uğurlarız.
Arkasından da söyleniriz durmadan,
hiç acımadan eleştiririz onu.
"Hiç iyi gelmedin bu yıl!"
"Bir an önce git artık, yüzümüz gülsün."
"Tüm felaketler bu yıla mı sığar?"
"Ne uğursuz yılmışsın sen böyle!" deriz.
İyi şeyleri unutur,
bütün yükü ona atarız.
Sanki gelecek yılla
gizlice anlaşma yapmışız gibi.
Büyük felaket yoksa bile,
insanlar yine o yılı suçlar.
Kendi hatalarını,
yaşadığı sıkıntıları yıla bağlar.
“Benim tercihlerimdi”
diyen pek az çıkar.
Mutlu olmak ister,
Hep bekler insan:
Para, aşk, sevgi, ilgi, dostluk...
Ama vermeye gelince
eli dar, yüreği suskun olur.
Hayatının hep kırgınlıkla geçtiğini düşünür.
Oysa kendisi de
başkalarına aynılarını yaşatmıştır.
Hal böyleyken,
yeni yıldan çok şey bekleriz.
Benim beklentim ise;
Dünya barış ilan etsin artık.
Kimse kimsenin diniyle,
ırkıyla, toprağıyla uğraşmasın.
Mağdur olan herkese
el birliğiyle yardım edilsin.
Silahlar yok edilsin,
kin ve nefret silinsin.
İntikam yerini
sevgiye ve huzura bıraksın.
Liderler bir araya gelsin,
insanca yaşamı düşünsünler.
Hak, hukuk, adalet
gerçekten işler hale gelsin.
Öyle bir yıl olsun ki,
veda ederken hüzün bıraksın.
İçimizde baharlar açılsın,
yaşama sevincimiz hiç solmasın.
İstediğim şey zor değil aslında.
Sadece biraz insan kalmak
ve hırstan vazgeçmek gerek.
Hepimize güzel
bir yıl diliyorum.
Sevgiyle kalın,
Belgin Baykal

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder