19 Nisan 2019 Cuma
Teşekkür Etmek Gerek Hayata!
Kendimi yazarak ifade ettiğimi anladığımdan beri yazdım ve sizlerle paylaşmak istedim. Belki satırlarımda kendinizden bir şeyler bulursunuz☺️
14 Nisan 2019 Pazar
Eşinden Boşanan Çocuğundan da Boşanır mı?
En ufak sevgisini ve ilgisini bile esirger o masum kalplerden.
O zaman düşünürsünüz, nasıl bir insan
çocuğundan da boşanabilir diye.
O çocuğun günahı nedir?
Kendi talebi olmaksızın dünyaya gelen bir masumdur.
Yanlış kararlar ve yanlış seçimler o çocuğu suçlu kılar.
Hayatı boyunca hep bir yerlerde bir şeyi eksik kalır.
Hiçbir zaman kendisini tam hissedemez.
Adını koyamadığı birçok duygunun altında ezilir.
Anne ve babasının ayrılığını anlamıştır ama
kendisiyle olan ayrılığı bir türlü kavrayamaz.
Bu hayatı ya da bu ebeveynleri hak edecek ne yapmıştır?
Tek suçu, onların çocuğu olmasından başka bir şey değildir.
İşte bu eksikliklerle büyüyen çocukların karşısına,
yıllar sonra çıkan anne ve babalar,
nasıl bir düşünce tarzıyla geçer karşısına:
“Ben senin annenim.”
“Ben senin babanım.” der…
En zor zamanlarında,
en çok ihtiyaç hissedildiği anlarda
kendi bencilliklerinden yanında olmayan kişiler,
çocukları iyi yerlere gelip para kazanınca
ya da kendileri elden ayaktan düşüp bakıma muhtaç olunca,
karşılarına çıkıp rahatça evlat olmalarını talep edebiliyorlar.
Kendileri anne baba olamadan,
karşı taraftan evlatlık görevlerini yapmasını beklemek,
nasıl bir bencilliktir?
İşte bu aşamada çocuğun yine yükümlülükleri bitmez.
Bu sefer vicdanı ve haklılıklarıyla sıkışır kalır.
Kendisini yine kötü hisseder.
Bir yanı nefret ederken,
diğer yanı acıma ve yardımdan yanadır.
Yani o boşanmadan sonra,
kendisini hiçbir zaman tam olarak iyi hissetmez.
Çocuklarınıza ayrıldıktan sonra bunları yaşatmayın.
Onların kalplerinde büyük kırgınlıklar yaratmayın.
Eşinizden boşanabilirsiniz,
ama çocuğunuzdan asla boşanamazsınız.
O çocuğun kırgınlıkları ve beklentileri,
sizin hayattaki bütün başarılarınızı engeller.
Hiçbir zaman mutlu olamazsınız.
Çocuk, Allah’ın herkese nasip etmediği çok özel bir ödüldür.
O bir emanettir.
Siz de o emanetlerinize en iyi şekilde sahip çıkmak zorundasınız.
Çocuklarınızdan esirgediğiniz her sevgi ve zaman,
gün gelir veremediğiniz hesabınız olur.
Sevgilerimle,
Belgin Baykal
Kendimi yazarak ifade ettiğimi anladığımdan beri yazdım ve sizlerle paylaşmak istedim. Belki satırlarımda kendinizden bir şeyler bulursunuz☺️
Erkekler Aldatmalı mı? Gerçekten!
Kendimi yazarak ifade ettiğimi anladığımdan beri yazdım ve sizlerle paylaşmak istedim. Belki satırlarımda kendinizden bir şeyler bulursunuz☺️
31 Ocak 2019 Perşembe
Haberler mi?
Kendimi yazarak ifade ettiğimi anladığımdan beri yazdım ve sizlerle paylaşmak istedim. Belki satırlarımda kendinizden bir şeyler bulursunuz☺️
12 Ocak 2019 Cumartesi
Bana Duymak İstediğimi Söyle!
Hayatın her evresinde
onay ve takdir bekleriz.
Bu beklenti zamanla
bizi başkalaştırır, değiştirir.
"İyi çocuk-kötü çocuk"
oyunu ile başlar her şey.
Ödüller, kıyaslamalar,
takdir ya da hayal kırıklığı…
Herkesin çocuğu
bizimkinden hep daha iyidir.
Kimse eksikleriyle övünmek
ya da görmek istemez.
90 alsan bile
100 alanla kıyaslanırsın.
Gönülsüz bir yarışta bulursun kendini.
Terini silerler, ortamı hazırlarlar,
kendi hırslarıyla koştururlar seni.
Yarışı kazanırsan,
onay alırsın bir güzel.
Çevren, ailen, toplum
sana farklı davranır hemen.
Övgülerle anılırsın
gittiğin her ortamda.
Karakterin bile
bu onaylarla şekillenir fark etmeden.
Bazıları başarıyla
insanlıktan uzaklaşır.
Kariyer yapar ama
ahlakı kaybeder yolda.
Bazıları hem yürür
hem kendinden vazgeçer yavaşça.
Sırf olumlu onay alabilmek için
kendi ruhunu unutur.
Birileri de vardır
sessiz, sade ama tertemiz kalan.
Kariyerle değil,
insanlığıyla örnek gösterilir.
Bazıları ise reklam ustasıdır,
gösterişin efendisidir.
İlişkileri çıkarla doludur,
egosu büyük, özü küçüktür.
Daha çok pohpoh ister,
ona göre çevre kurar.
Sonuç?
Yine onay peşinde koşarız durmadan.
Kötü onay bile
bir tür dikkat çekme şeklidir.
"Sen bir işe yaramazsın"
bile bir onaydır.
Gün gelir bu onayları
reddetmek isteriz.
Ama "önemsemiyorum" derken bile
yine bir onay bekleriz.
"Umurumda değil" dediğimizde bile
bir takdir gizleriz içinde.
Ben şimdi bunları yazarken
sizden onay bekliyorum.
Yoksa neden yayınlayayım,
saklardım kendime düşüncelerimi.
Onay beklemek
bazen gelişim için gereklidir.
Sadece istediğini söyleyenlerle görüşürsen
ilerleyemezsin.
Seni oyalarlar,
geçici mutlu ederler sadece.
Gerçeklerin saklı kalır
ve içten içe mutsuz olursun.
Kendini ikna edemediğin sürece,
dışarıdan gelen her söz boştur.
Kalbine bak,
düşüncelerine ve davranışlarına dikkat et.
Temiz kaldığına inanıyorsan,
o zaman güçlüsündür.
İnanamıyorsan,
etrafına "evet" diyenleri doldurursun.
Ve hayat fısıldar sana şu sloganı:
"Bana duymak istediğim şeyleri söyle!"
O zaman görüşelim seninle…
Sevgilerimle,
Belgin Baykal
Kendimi yazarak ifade ettiğimi anladığımdan beri yazdım ve sizlerle paylaşmak istedim. Belki satırlarımda kendinizden bir şeyler bulursunuz☺️
30 Aralık 2018 Pazar
Yeni Yılın Ardından
Her yıl aynı telaşla eski yılı uğurlarız.
Arkasından da söyleniriz durmadan,
hiç acımadan eleştiririz onu.
"Hiç iyi gelmedin bu yıl!"
"Bir an önce git artık, yüzümüz gülsün."
"Tüm felaketler bu yıla mı sığar?"
"Ne uğursuz yılmışsın sen böyle!" deriz.
İyi şeyleri unutur,
bütün yükü ona atarız.
Sanki gelecek yılla
gizlice anlaşma yapmışız gibi.
Büyük felaket yoksa bile,
insanlar yine o yılı suçlar.
Kendi hatalarını,
yaşadığı sıkıntıları yıla bağlar.
“Benim tercihlerimdi”
diyen pek az çıkar.
Mutlu olmak ister,
Hep bekler insan:
Para, aşk, sevgi, ilgi, dostluk...
Ama vermeye gelince
eli dar, yüreği suskun olur.
Hayatının hep kırgınlıkla geçtiğini düşünür.
Oysa kendisi de
başkalarına aynılarını yaşatmıştır.
Hal böyleyken,
yeni yıldan çok şey bekleriz.
Benim beklentim ise;
Dünya barış ilan etsin artık.
Kimse kimsenin diniyle,
ırkıyla, toprağıyla uğraşmasın.
Mağdur olan herkese
el birliğiyle yardım edilsin.
Silahlar yok edilsin,
kin ve nefret silinsin.
İntikam yerini
sevgiye ve huzura bıraksın.
Liderler bir araya gelsin,
insanca yaşamı düşünsünler.
Hak, hukuk, adalet
gerçekten işler hale gelsin.
Öyle bir yıl olsun ki,
veda ederken hüzün bıraksın.
İçimizde baharlar açılsın,
yaşama sevincimiz hiç solmasın.
İstediğim şey zor değil aslında.
Sadece biraz insan kalmak
ve hırstan vazgeçmek gerek.
Hepimize güzel
bir yıl diliyorum.
Sevgiyle kalın,
Belgin Baykal
Kendimi yazarak ifade ettiğimi anladığımdan beri yazdım ve sizlerle paylaşmak istedim. Belki satırlarımda kendinizden bir şeyler bulursunuz☺️
Ezik Demeyin Kimseye
Toplumun sessiz kahramanlarıdır onlar. Kendini öne atmayan, ama her şeyin farkında olan insanlar. Onlara ezik derler, çünkü bağırmazlar. Çün...
-
Geçen gün gözüme bu cümle çarptı ve üzerinde yazı yazacak kadar düşündüm. "Anahtar gibi sadece kaybolduğunda aranan...
-
Kartal, kuş türleri içinde en uzun yaşayanlardandır. Bazıları 70 yıl kadar yaşar. Ama bu uzun ömür için, 40 yaşına gel...
-
Aile terapisti Dr. Susan Mandel, “Erkeklerin aldatmakla ilgili sorunları şu: Erkekler kadınlar gibi ilişkilerde yapıcı ve iletiş...

