30 Temmuz 2013 Salı

Brad PITT Diyor ki!










Brad PITT’ in karısı hakkındaki Konuşması:

“Karım hasta. Kişisel yaşamı, işi, kendi hataları ve çocukların sorunlarından 
dolayı sürekli gergindi.
Karım 14 kilo verip, 40 kiloya kadar düştü.
Çok sıskaydı ve sürekli ağlıyordu.
Karım mutlu bir kadın değildi.
Devamlı başı ağrıyordu, kalp ağrısı vardı ve kaburga arkasında sinirleri sıkışıyordu.
Sağlıklı bir uyku düzeni yoktu, sadece sabahları ve
çok yorgun olduğu zamanlarda hemen uykuya dalıyordu.
Bizim ilişkimiz bitmek üzereydi, ayrılma eşiğine gelmiştik.
Karım kendi güzelliğini bırakmıştı, gözlerinin altına torbalar vardı, yüzüyle alay ediyordu ve kendine bakmayı bıraktı.
Kendisine gelen tüm filmleri ve rolleri reddetti.
Artık ben de umudumu kaybetmiştim, yakında boşanacağımızı düşündüm...
Ama sonra bir şeyler yapma kararı aldım ve onun yanında uykuya dalmaya, ona sarılmaya başladım.
Çiçeklerle beraber duş almaya, onu öpmeye, övgüler söylemeye başladım.
Onu her dakika memnun görüyordum ve ona hediyeler alıyordum.
Beni yeniden sevme ihtimalini düşünemiyordum bile.
Sadece onun için yaşamaya başladım.
O’nun hakkında basınla sadece ben konuştum.
Bütün olayları onun yönetiminden aldım.
Onun ve ortak arkadaşlarımızın yanında onu övdüm,
inanmayacaksınız ama yüzünde çiçekler açtı, daha iyi hissetti.
Sinirlenmiyordu, beni hiç olmadığı kadar çok seviyordu ve kilo almaya başladı. 
Ve sonra bir şey fark ettim: Kadın, erkeğinin yansımasıdır.
Eğer erkek kadını deliler gibi seviyorsa, kadın gelecektir.


Bu yazılanları okuduğumda yine aynı kanıya vardım. 

Sevmediğiniz sürece sevilemezsiniz.

Emek vermediğiniz sürece mutlu olamazsınız.
Bu yaşanılanlar belki bütün evliliklerde ya da ilişkilerde olabilen şeyler. 
İnsanın günü gününe uymayabilir. 
Çok yorgun düşebilir. Eskisi gibi neşeli ve mutlu olmayabilir. 
Hemen bunları görünce “Artık evliliğim eskisi gibi değil! 
Karım iyice değişti ve hırçınlaştı. Beni anlamıyor” diye kenara çekilip izlemek yok. 
Karınız neden böyle davranıyor önce onu bir anlamaya 
çalışın.
Gerçekten ona kadınlığını yaşatıyor musunuz?
Her zaman ona destek oluyor musunuz? 
Onu gerçekten seviyor ve hissettiriyor musunuz?
Yoksa çocuklarınızın annesi unvanını verip, bir kenarda hayatını geçirmesini mi izliyorsunuz?
Eğer böyle yapıyorsanız iki mutsuz var hayatınızda.
Karşı tarafı mutlu edemediğiniz sürece sizde mutsuz ve küçük avuntularla tamamlarsınız hayatınızı.
Mutlu olmak hayaliniz olur
Kısaca; Mutluluk size gelmez.
Sizin verdiğiniz emeğe gelir.

Hiç kimse sizi sürekli mutlu etmek zorunda değildir. 
Sizin davranışlarınız o mutluluğu sürdürür ve kalıcı kılar
Haydi! Artık sizde kendiniz için bir şeyler yapın.
Mutluluk hepinizin hakkı. Hakkınıza sahip çıkın.
Brad Pitt, bunu o ego ile yapabiliyorsa, sizin yapamamanız düşünülemez.

Sevgilerimle;
Belgin BAYKAL

    Hiç yorum yok:

    Konuşmamız Gerek

      Kendime bir hedef koymuştum. 3 tane kitap yazıp zirvede bırakacağım diye.) Aynen de verdiğim sözü tuttum. Yeni bir kitapla tekrar karşınız...