Bir erkeği sevmek, çokta gözde büyütülmemeli aslında…
Küçük bir erkek çocuğu düşünün;
Tüm yaramazlıklarını, ele avuca sığmazlıklarını, dengesiz
davranışlarını, şefkat gördüğü zaman yatışmalarını, oyuna
düşkünlüklerini, basit şeylerle saatlerce vakit geçirebildiklerini düşünün.
Bakıyorum günümüz gençlerine ya da çoluk çocuk sahibi
olmuş olgun görünümlü erkeklere, hepsi yaramaz ve hınzır
erkek çocukları gibi.
Sorumluluk duyguları az ya da aşırılıktan özel hayata zaman yok.
Kendilerini oyalayacak şeylerle daha meşguller.
Saatlerce televizyon ya da benzeri oyunlarla zaman dolduruyorlar.
Arkadaşlarıyla bir araya geldikleri zaman hala iddia ve gaz
vermelerle her şeyi unutacak kadar hırslanabiliyorlar.
Birbirlerinin sahip olduğu şeyleri bir türlü çekemiyorlar.
Emanet ettiğiniz çocukla bile oynarken ona yenilmeyi hazmedemiyorlar.)
Kavgalarını düşünüyorum; karşı tarafı yok edecek kadar hırslı ve gözü dönmüş…
Araba kullanırken bakıyorum; sevdiklerini göremeyecek kadar toy ve intikamcı…
Anlayacağınız hiç büyümüyorlar…
Kadınlar daha çabuk olgunlaşıp yol alırken erkekte hiçbir değişiklik olmuyor.
Bunun sonucunda bir erkeği sevmeyi çok fazla büyütmemek gerekiyor.
Onları bir annenin evladını sevdiği gibi sevdiğiniz sürece sorun olmaz.
Çünkü onlar annelerinden sonra el değiştirerek artık sizin kuzunuz oluyorlar.)
Bir erkekle yaşamaya karar verdiyseniz önce küçük yaramaz erkek çocuklarını sevmelisiniz.
Onlara hoşgörülü davranabiliyorsanız, artık sizin de bir erkeğiniz olabilir ve gönlünüzce sevebilirsiniz.Ama çok da anlam yüklemeyin kelimelerine, ne de olsa yaramaz çocuklarınız onlar…
Sevgiyle Kalın
Belgin BAYKAL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder