8 Mayıs 2012 Salı

Kadın Olmak!










Tam anlamıyla bir kadın olmak ne zordur!
Her yerde olmak ama olamamak!
Yapılması gereken o kadar çok iş vardır ki!
Bütün mesleklerin bütünüdür kadınlık…
Mükemmelliğe yakın ama yorucu.
Evinde aşçıdır, organizatördür, terzidir, doktordur, eczacıdır,
şofördür, avukattır, stil danışmanıdır, psikologdur, öğretmendir, rehberdir, kuafördür, güzellik uzmanıdır, bakıcıdır, kısaca “Yaşam Koçudur”…
O kadar hizmet ve özveri ister ki, ev kadının işi hiç bitmez.
Eğer tam anlamıyla hakkını veriyorsa.
En çabuk tüketilen zaman evdedir.
İş takip etmekten nasıl akşamın olduğu anlaşılmaz.
Sürekli beklenti ve aynılık devam eder gider.
Evdeki kadın, dışarıda çalışana, çalışan kadın da, evde oturana özenir.
Eğer yoktan bir şeyler var edebiliyorsanız, evde tüketici değil üreticiyseniz, o zaman ev kadını olmanın keyfini çıkartabilirsiniz.

Ama “Bihter” tarzı bir ev hanımıysanız çok sıkılır başka
maceralara koşarsınız.)

Çalışan kadın olmak, çok daha farklı bir boyut.
Hem evden hem işten sorumlu olmak!
Bütün işler ikiye katlanır.
Hem evde hem de iş yerinde başarılı olmak zorunda kalır.
Bunalır, sıkılır, hayatını değiştirmek ister.
Her gün birbirini kovalayan ve değişmeyen bir sürü işle
günlerini doldurur.
Yapılacak çok şey vardır ama zaman yoktur.
Hep erteler, zaman geçtikçe her şeyin yola gireceğini düşünür.
Çocukların büyümesini ister,
İyi bir okulda okumalarını ister,
İyi bir evlilik yapmalarını ister,
Bunları isterken her şeyini erteler,
Zamanı çokmuş gibi davranır.
İsteklerine ulaştıkça değişen hiçbir şey olmadığını anlar.
Yine zamanı yoktur, yine taşlar yerine oturmamıştır.
Ne sevdiklerine yeterince zaman ayırır, ne de kendine.
Takip ettiği bir diğer günlerde, yapacaklarını düşünerek zamanını doldurur.
Sonra geriye dönüp baktığında, her şeyin ne kadar çabuk tüketildiğini, geçmiş yıllardaki koşuşturmalar ve kargaşalarla en güzel günlerini geçirdiğini düşünür.
Geriye dönüş yoktur artık.
Siz siz olun, her geçen anınızı dolu dolu yaşamaya çalışın.
Küçük sorunları büyütüp, devleştirip mutsuz olmayın!
Kendinize izinler verin.
Yapmak istemediğiniz şeyleri zorla yapmayın!
Hobilerinize yönlenin, size bir şeyler veren insanlarla kaliteli
zaman geçirin.
Yalnızlığınızın size zarar veren bir arkadaştan daha dost olduğunu unutmayın!
Siz kendinizi ve ruhunuzu zenginleştirirseniz, her şey çok daha kolaylaşacaktır.
Kendiniz için çaba gösterin!
Kimse sizi sizden çok düşünemez.
Her şey sizde başlar, sizde biter…

Sevgiyle Kalın.
Belgin BAYKAL

Hiç yorum yok:

Konuşmamız Gerek

  Kendime bir hedef koymuştum. 3 tane kitap yazıp zirvede bırakacağım diye.) Aynen de verdiğim sözü tuttum. Yeni bir kitapla tekrar karşınız...